Kaşıntı neden olur? Yaşam kalitesini düşüren kaşıntı hangi hastalıkların belirtisidir? Birçok kişinin dönem dönem karşılaştığı bir problem olan kaşıntı sebepleri çoğu zaman böcek ve sinek ısırmaları ile özdeşleştirilmektedir. Ciddi sağlık sorunlarının habercisi olabilen uzun süreli kaşıntı hafife alınmaması gereken bir durumdur. Kaşıntıya ne iyi gelir? Dermatolojik ya da herhangi bir iç hastalığına bağlı olmayan kaşıntı için doğal çözümler nelerdir? Yazımızda oldukça can sıkıcı bir durum olan kaşıntı ve kaşıntıya neden olan hastalıkları irdeledik. Bu genel bilgilerin ardından kaşıntı nasıl geçer ve kaşıntı için evde doğal yöntemlerden oluşan önerileri de alt başlıklarda bulabilirsiniz.
İçindekiler
ToggleKaşıntı nedir, en olmadık zamanlarda beliren ve kişiye kendini kötü hissettiren kaşıntı neden olur? Kaşınma ile ilgili olarak ilk akla gelen sinek ve böcek ısırıklarıdır fakat durum her zaman o kadar iyimser olmayabiliyor. Yaşam kalitesini düşüren ve bazen kızarıklık, kabarıklar ve yanmanın da eşlik ettiği bir cilt rahatsızlığı olan kaşıntı, kimi zaman günlük yaşamı olumsuz etkileyecek derecede şiddetli olmakta. Uyku bozuklukları, gece uyuyamama, stres ve gerginliğe neden olan kaşıntı birçok nedene bağlı olarak ortaya çıkmaktadır.
Kaşıntı neden olur, hayatı zehir edecek derecede şiddetli olabilen kaşıntının altta yatan pek çok nedeni bulunmaktadır. Kaşıntı görülen bölgeden kaşıntının şiddetine kadar tamamını etkileyen unsurlar bazı hastalıkların habercisi olabiliyor. Gıda alerjisi, sinek ve böcek ısırması, astım ve alerjik rinit, isilik, saç biti, pire ve strese bağlı kaşıntılar olağan olarak görülen kaşıntı nedenleri arasındadır. Ancak bu etkenler dışında ve altı haftayı geçen kaşıntılar mutlaka ciddiye alınarak bir uzman görüşü alınmalıdır. Muayene sonucunda; kullanılan bazı ilaçların bilinmeyen yan etkileri, çeşitli iç hastalıkları ve dermatolojik hastalıklara bağlı olabilen kaşıntı, çeşitli tetkiklerle belirlenerek altında yatan hastalık tespit edilmektedir.
Bu konuda ilginizi çekebilir https://www.cemre.com/vajina-neden-kasinir-vajina-kasintisina-ne-iyi-gelir
Kaşıntı birçok hastalığı belirtisi olarak kendini gösterebildiği gibi bazen de tam tersine, var olan bir hastalığın sonucu olarak da kendini göstermektedir. Kaşıntı hangi hastalıkların belirtisidir konusuna kapsamlı olarak değinmeden önce genel kaşıntı nedenlerinden kısaca söz edelim. Bu nedenler iç hastalıkları ve deri hastalıkları ile diğer dış etkenlere göre değişiklik göstermektedir.
Hamilelik döneminde vücutta kaşıntı olması sık karşılaşılan bir sağlık sorunudur. Hamilelik sürecinde olan bazı kadınlarda bu durum hormonal değişikliklere bağlı olarak normal olarak görülmektedir. Ancak hamilelikte kaşıntı her zaman böyle iyimser bir tablo çizmeyip, çeşitli iç hastalıklarının belirtisi olmaktadır. Hamilelik ile birlikte progesteron ve östrojen hormonlarında gerçekleşen iniş çıkışlar kaşıntının en büyük nedeni olarak görülmektedir. Olağan karşılanan bu kaşıntılar bazen kızarıklık, kabarcık ve hatta kaşıntıdan dolayı kanamalara neden olsa da deri döküntüsü sık karşılaşılan bir durum değildir. Bu tarz kaşıntılar dermatologların önereceği çeşitli kaşıntı giderici krem, losyon ve pomatlarla ya da kuruyan cilt üzerine bebe yağı uygulanması ile iyileşmektedir.
Hamilelikte kaşıntının bir başka ve asıl tehlike arz eden nedeni ise; sonradan sarılık hastalığına dönüşebilen gebelik karaciğer kolestazı hastalığıdır. El ve ayaklarda yoğun kaşıntı ile beliren karaciğer kolestazı ilerleyen dönemlerde tüm vücuda yayılabilmektedir. Kaşıntıyla birlikte halsizlik, iştahsızlık, kilo verme ve gözlerde sararma semptomlarının görülmesi ise safra kanallarının hormon etkisi ile daralması olarak açıklanmaktadır.
Gece kaşıntısı birçok kişinin yaşadığı ve uyku kalitesini bozarak gün içerisinde stres ve gerginliğe neden olan bir sağlık sorunudur. Ciltte sıvı azalmasının en fazla gerçekleştiği zaman olan gece saatlerinde kaşıntı sıvı kaybından dolayı olduğu gibi, daha ciddi hastalıklarında belirtisi olabilmektedir. Genellikle psikolojik sorunlar, huzursuz bacak sendromu, pire ve sinek ısırıklarının neden olduğu gece kaşıntısı özellikle uyuz hastalığının belirtisi olarak kabul edilir.
Gece kaşıntısı için hangi doktora gidilir? Gece kaşıntısı kişilerin hayatını olumsuz yönde etkilemektedir. Cilt kuruluğu, sinek ve pire ısırıkları, stresli yaşamın getirdiği psikolojik sorunlar normal kaşıntılar olarak görülmektedir. Bu olağan kaşıntı sebeplerinin olmadığı, sebepsiz gece kaşıntıları için mutlaka bir dermatoloji (cildiye) uzmanına muayene olmak gereklidir. Gece kaşıntısının arkasında şizofreni, demir eksikliği anemisi, atopik dermatit, ve ürtiker gibi ciddi hastalıklar söz konusu olabilmektedir.
Kaşıntı hastalık belirtisi midir? Uzun süreli devam eden kaşıntı hangi hastalıkların belirtisidir? Yazının başında paylaşılmış olan kaşıntı sebeplerini hem olağan kaşıntılar, hem de çeşitli hastalıklara bağlı gelişen kaşıntılar olarak ayrıştırmıştık. Türk Dermatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ertan Yılmaz bu konu hakkında “Deride görünür hiçbir şey yokken hasta kaşıntıdan yakınıyorsa, bu durum aksi kanıtlanana dek altta yatan bir hastalığın belirtisi olarak kabul edilmelidir” şeklinde bir açıklamada da bulunmuştur. Şimdi, kaşıntı hangi hastalıkların belirtisidir ve hangi hastalıklar sonucu kaşıntı görülür tek tek inceleyelim.
Kaşıntının çok sık ve şiddetli yaşandığı dış etkene bağlı olmayan kaşıntılar, karaciğer hastalıklarının belirtileri arasında yer alır. Karaciğerdeki rahatsızlığa bağlı olarak gelişen pankreas hastalıkları, safra kesesi tıkanıklığı, hepatit ve siroz hastalıkları da yine bu belirtiyi göstermektedir. Genellikle hamilelikte rastlanılan kolestatik karaciğer hastalığında kaşıntı el ve ayaklarda başlayıp daha sonra tüm vücuda yayılabilir. Bu kaşıntı türü özellikle akşam saatlerinde yoğunlaşmakta ve ilerleyen saatlerde gece kaşıntısı olarak şiddetlenmektedir.
Asıl konumuz olan karaciğer hastalıklarına bağlı olan kaşıntı ise, özellikle soğuk kış günlerinde ve gündüz saatlerinde belirginleşmektedir. Kaşıntı, karaciğer hastalığının belirtisi olarak sırt bölgesinde yoğunlaşmaktadır.
Kaşıntı hangi hastalıkların belirtisidir sorusuna karşılık en sık verilen yanıt, elbette ki çeşitli cilt ve deri hastalıkları olmaktadır. Egzama, sedef, atopik egzama, zona, kurdeşen gibi cilt ve deri hastalıklarının hemen hemen hepsinde belirti olarak ciltte kaşıntı görülmektedir. Kaşıntı ile birlikte kızarıklık, döküntü ve yanma hissi yoğun olarak hissediliyor ise bu hastalıkların varlığından şüphelenerek mutlaka bir cilt doktoruna muayene olmakta fayda vardır.
Tiroit hastalıklarının da en bilinen belirtilerinden biri, nedensiz yere vücutta kaşıntı başlamasıdır. Hem hipertiroidi, hem de hipotiroidi hastalığında kaşıntıya tiroit antikorları neden olmaktadır. Bu sebeple dış etkenlerden bağımsız olarak gelişen ani kaşıntılarda mutlaka kan tahlili yaptırarak bu hastalıkların olup olmadığı tespit edilmelidir.
Sürekli olarak kaşıntının habercisi olduğu bir başka sağlık problemi ise, böbrek yetmezliği hastalığının olmasıdır. Çoğu zaman önemsenmeyen kaşıntıların, uzun süre farkına varılmayan böbrek yetmezliği sonucu ortaya çıkabildiği görülmektedir. Böbrek hastalarının kanında yüksek oranda üre birikir ve üre, kaşıntının en büyük sebeplerinden biridir. Ayrıca böbrek yetmezliği olan kişilerde kaşıntı olmasının bir diğer nedeni, diyaliz tedavisi sırasında vücutta bulunan fosfor, magnezyum ve kalsiyum mineralleri oranında dengesizlik ve cildin kurumuş olmasıdır.
Diyabet hastalarının pek çoğunda kaşıntı şikayeti olduğu görülmektedir. Henüz diyabet hastası olduğunu bilmeyen kişiler kaşıntı belirtileri ile ilgili doktora başvurduklarında yapılan kan tahlili sonucu diyabet teşhisi konulabilmektedir. Diyabet hastalığı cildi kurutan en büyük etkenlerden biridir ve susuz kalan deri sürekli kaşınmaya başlar. Bu kaşıntı bazen çok şiddetli olup, kanamalara da neden olabilmektedir.
Vücutta görülen kaşıntı ve cilt kanseri arasında yakın bir ilişki bulunmaktadır. Cilt kanserinin en önemli belirtisi olan kaşıntı, uzun süren ve şiddetli olan kaşıntılar olarak kendini göstermektedir. Aynı zamanda akciğer kanseri hastalığının (lösemi) da ilk semptomları arasında ciltte kaşıntı olduğu görülmektedir. Lösemi hastalığının ilk belirtilerinden biri olan şiddetli ve uzun süreli kaşıntı maalesef egzama hastalığı belirtilerine benzerliği nedeni ile hastalığın geç fark edilmesine neden olmaktadır.
Pek çok fiziksel hastalığın yanı sıra, kaşıntı çeşitli psikiyatrik ve psikolojik hastalığın da belirtileri arasında yer almaktadır. Genel olarak şizofreni, demans (bunama), obsesif kompulsif bozukluklar ve depresyon hastalarında bu hastalıkların var olması nedeni ile şiddetli ve kronik hale gelen kaşıntı yaşandığı belirtilmektedir.
Sinir sistemi hastalıkları arasında yer alan multiple skleroz (MS) ve beyinde tümör oluşması da ciltte hiçbir bulgusu olmayan kaşıntılara neden olabilmektedir. Bunun nedeni, beyin hücrelerinde gerçekleşen hasarın ciltte hiçbir kızarıklık göstermeden kaşınmaya başlamasıdır. Aynı nörojenik kaşıntı beyin kanaması, inme ve felçten sonra da ortaya çıkabilmektedir.
Kaşıntı sebebi ile ne zaman doktora gidilmelidir? Kronik veya akut olarak kaşıntı problemi yaşayan birçok kişi bu sorunun yanıtını merak etmektedir. Vücudun herhangi bir yerinde görülen sıradan bir kaşıntıdan dolayı doktora gitmeye gerek var mı? Elbette ki nedeni bilinmeyen ve vücudun kişiye bir uyarısı olan 4 ila 6 haftadan daha uzun bir süre görülen kaşıntılar için mutlaka bir cilt doktoruna muayene olmak gereklidir. Aynı zamanda kaşıntıya, az sonra okuyacağınız farklı şikayetlerde eklenirse kaşıntı için doktora gitmenizin zamanı gelmiş sayılmaktadır.
Kaşıntı problemi yaşayan kişiler tarafından çok rahatsız edici olan bu durum her zaman ciddiye alınmayabiliyor. Fakat az önce de belirttiğimiz gibi kaşıntı kronik hale gelmiş ve beraberinde başka rahatsızlıkları da getiriyorsa mutlaka doktora gidilmelidir. Bu bağlamda pek çok uzmanın hemfikir olduğu bazı kaşıntı ve yan belirtiler bazı hastalıklar ile ilişkilendirilmektedir.
Kaşıntı için evde doğal çözümler nelerdir? Kaşıntıyı çeşitli bitkiler ya da farklı şekillerde evde kolayca geçirmek mümkündür. Elbette bu, kronik hale gelmiş ve bir başka hastalığın belirtisi olmayan kaşıntılar için geçerli olmaktadır. Alerjik nedenlerden dolayı ortaya çıkan kaşıntıları hemen herkesin evinde bulunabilen malzemelerle sonlandırabilmektesiniz. İşte herkesin merak ettiği, kaşıntı için evde doğal çözüm önerileri:
Antioksidan bir besin olan limon, ciltte görülen kaşıntıları sonlandırma konusunda oldukça etkili olduğu görülmektedir. Kaşıntı olan bölgeye birkaç damla limon suyu ile sodayı karıştırarak pamuk yardımı ile sürebilir ve kaşıntı için evde doğal çözüm üretebilirsiniz.
Ciltle ilgili birçok sıkıntıyı gidermede kullanılan aloe vera bitkisi kaşıntı sorununu da ortadan kaldırmaya yardımcı oluyor. Özellikle gıda alerjisi ve toz alerjilerine bağlı olarak ortaya çıkan kaşıntılarda, kaşınan bölgeye bir miktar aloe vera jel sürüp masaj yapabilirsiniz.
Kaşıntı için doğal çözümlerden bir başkası ise maden suyu ile kaşıntıyı gidermektir. Tam bir magnezyum deposu olan maden suyu ile bir miktar su karıştırılarak kaşınan bölgenin üzerine sürülür. Kısa süre içerisinde kaşıntının kaybolduğuna tanıklık edebilirsiniz.
Kaşıntı için doğal yöntemlerden olan yulaf ile kaşıntı gidermek kulağa tuhaf gelse de oldukça etkili bir yöntemdir. Kaşıntıyı yulaf ile gidermek için bir miktar yulaf ve su karıştırıp lapa kıvamına getirilir. Hazırlanan yulaf lapası kaşınan bölgenin üzerine sürülerek yaklaşık 5 dakika bekletilir ve sonrasında kaşıntının geçtiğini görebilirsiniz.
Karanfil yağı özellikle diş ağrısına karşı kullanılan doğal çözümlerden biridir. Kaşıntı için doğal yöntemler arasında da karşımıza çıkan karanfil yağını bir pamuk parçası ile kaşınan bölgeye masaj yaparak uygulayabilir ve kaşıntıya son verebilirsiniz.
Sağlık için pek çok faydası bulunan kırlangıç otu, kaşıntı için uygulanan doğal bir çözüm olarak da kullanılmaktadır. Bir miktar kırlangıç otu su ile kaynatılır ve soğuyan kırlangıç otu suyu kaşınan bölgenin büyüklüğüne göre ister bir pamuk ile ister temiz bir bez ile kaşınan bölgenin üzerine konup bekletilir.
Aromaterapi yağları arasında cilt bakımı ve cilt güzelliği için en fazla kullanılan yağlar arasında olan Hindistan cevizi yağı, kaşıntı için doğal bir çözümdür. Nemlendirici özelliği sayesinde kuru ciltlerin bakımında tercih edilen birkaç damla Hindistan cevizi yağını pamuk üzerine dökerek kaşınan bölgeye masaj yaparak sürebilirsiniz.
Kaşıntı için doğal yöntemler arasında olan papatya suyu ve papatya çayı, cilt bakımı için onlarca faydası olan bir antioksidandır. Kaşıntıya doğal bir çözüm olarak papatyaları kaynatarak suyu ile kaşınan bölgeye tampon uygulayabilirsiniz. Aynı şekilde papatya çayı ve birkaç damla papatya yağı ile de kaşıntıyı gidermeniz mümkündür. Papatya yağının cilde ve saça olan faydalarını öğrenmek için papatya yağının faydaları ile ilgili yazımıza göz gezdirebilirsiniz.
Yeşil çay çok güçlü bir antioksidandır ve ferahlatıcı bir etkiye sahiptir. Kaşıntıyı doğal yöntemlerle geçirmek için ister poşet halindeki yeşil çay, isterseniz demlenmiş yeşil çay kullanabilirsiniz. Bunun yapmak için biraz sulu bırakılmış yeşil çay poşetini bir süre buzdolabında bekleterek soğutun ve kaşınan bölgenin üzerine uygulayın. Bir başka yöntem olarak ise, özellikle el ve ayaklarda görülen kaşıntı için yeşil çayı demleyerek yine suyunu buzdolabında soğutabilir ve geniş bir kap içerisine boşaltabilirsiniz. İlave olarak buz kalıpları ekleyebileceğiniz suda el ve ayakları bekleterek kaşıntıya çözüm bulabilirsiniz.
Kaşıntı için uygulanan doğal yöntemlerden bir diğeri, yine papatya ve Hindistan cevizi yağında olduğu gibi cilt bakımı için çok değerli olan avokado kabuğudur. Kaşınan bölgenin üzerine buzdolabında soğutulan avokado kabuğu ile tampon yapıldığında kaşıntıdan eser kalmadığını görebilirsiniz.
Birçok sağlık problemini gidermek için alternatif tıp alanında çalışmalar yaparak bitkisel kürler öneren Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu’nun kaşıntıyı gidermek için de bitkisel kürleri bulunmakta.
İbrahim Saraçoğlu, siyah üzüm çekirdeği ile hazırlanan kaşıntı kürünün ciltte kaşıntı başlar başlamaz uygulanmasını önermektedir. Bu kür için bir miktar siyah üzüm çekirdeğini havanda döverek iyice ezdikten sonra birkaç damla su ile birlikte tüketilmesi öneriliyor.
Kaşıntı için doğal yöntemlerden bir başkası ise, özellikle strese bağlı kaşıntıları gidermede etkili olan İbrahim Saraçoğlu süpürge tohumu kürüdür. Bu kürü hazırlamak içinde tıpkı siyah üzüm çekirdeği küründe olduğu gibi 1 tatlı kaşığı süpürge tohumunu havanda dövüp ezmek gerekiyor. Ezilen süpürge tohumu birkaç yudum su ile veya yoğurt ile karıştırıp sabah ve akşam tüketiliyor.
İbrahim Saraçoğlu’nun kaşıntı için uyguladığı bir başka doğal yöntem ise, limon ve melisa çayı kürü ile kaşıntı gidermedir. Stres ve toza bağlı alerjik kaşınmalarda işe yarayan bu yöntemde limon ya da melisa çayının bir ay boyunca günde iki kez tüketilmesi önerilmektedir. Bu konu ile ilgili olarak melisa çayının nasıl demleneceği ve melisa çayının faydalarının aktarıldığı yazımızdan faydalanabilirsiniz.
Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu’nun kaşıntı için önerdiği bir başka tarif olan yulaf samanı çayı özellikle çok şiddetli olan kaşıntılar için etkili bir uygulamadır. Yulaf samanı çayı hazırlamak için 1 bardak kaynamış suyun çerisine bir tutam yulaf samanı ilave ettikten sonra 10 dakika boyunca demlenmesini beklemeli ve sonrasında süzüp içebilirsiniz.
Kaşıntı neden olur, kaşıntı hangi hastalıkların belirtisidir ve kaşıntı için doğal yöntemler nelerdir yapılır konularına değindik. Kaşıntı nedir ve kaşıntıya iyi gelen doğal çözümlerden söz edilen yazımızı beğenip, faydalı olacağını düşünürseniz arkadaşlarınızla paylaşarak daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayabilirsiniz.
Bu gönderi için yorumlar kapalı.