Ananas Yetiştiriciliği Nedir?

Tropikal bir meyve olan Ananas farklı tatları bir arada sunan vitamin depolarından biridir. Asıl vatanı Güney Amerika olan Ananas aynı zamanda iklim meyvesi özelliği taşımaktadır. Böylelikle özellikle Türkiye’de nerelerde yetişir sorusunun yanında nasıl yetiştirildiği merak edilmektedir.

Egzotik tatları sevenlerin sık tükettiği Ananas tropikal bir meyvedir. Bununla birlikte iklim meyveleri arasında dünyada en çok tüketilen meyveler arasında yer alır. Hatta dünya mutfaklarında yemeklerin yapılmasında kullanılan bir meyve türü olarak çok yüksek oranda suya sahiptir. Böylelikle lif oranı, vitamini ve minareleri ile tam bir meyve deposu olan Ananas herkesin seveceği tatların başında gelmektedir.

Ananas Nasıl Yetişir?

İklim meyvesi olması nedeniyle evlerinizde dahi yetiştirebileceğiniz bir meyve olan Ananas’ın yetiştirilmesi oldukça kolaydır. Evinizde bir taze ananas ile yetiştirebilirsiniz. Küçük bir saksıda zengin mineralli toprak ile bu meyveyi kendiniz yetiştirebilirsiniz. Taze Ananas’ın yapraklarını meyvesinden ayırdıktan sonra yaprakları on cm kadar temizlenmesi gerekir. Zira yaprakları ile yetiştirilmektedir.

Ananas’ın yaprakları temizlendikten sonra bir sap haline getirilir. Bu sapı kök kısmının filizlenmesi için cam vazoya veya kaba yerleştirin. Sonra filizlenmesini bekleyin. Filizlendirmeyi hızlandırmak için taç kısmına kürdan saplayabilirsiniz. Özellikle güneş alan bir yere koymanız halinde filizler kısa sürede kendisin gösterir. Yeteri kadar filizlenme olduktan sonra sakımıza dikebiliriz. Özellikle can suyu ile birlikte haftalık belli periyotlarda su verilmesi gerekir.

Ananas’ın Yetiştirildiği Yerler

Özellikle ana vatanı Güney Amerika’dır. Bununla birlikte iklime uygun olan Hawai, Endonezya ve Hindistan gibi ülkeler geniş çaplı olarak bu meyveyi yetiştirmektedir. Küresel ekonomiye en çok katkıyı sağlayan ise Hindistan’dır. Öyle ki dünya Ananas yetiştiriciliğinin yüzde 10 Hindistan’da yapılmaktadır.

Ananas Türkiye’de Nerelerde Yetiştirilir?

İklim uyması nedeniyle Türkiye’de yetiştirilebilen Ananas özellikle Akdeniz iklimini sevmektedir. Bu sebeple Akdeniz Bölgesi çok uygun bir yer olmaktadır. Ananas bol nemi olan toprak sever. Bunun yanında bol humuslu olması gerekir. Meyvenin oluşmaya başlaması ile sulama artırılması gerekir. İklim meyvesi olduğu için yaz aylarında bol su ile yetiştirilmektedir. Böylelikle Türkiye’de Ananas’ın yetiştirildiği yerler başta Antalya olmak üzere Mersin ve Adana olmaktadır.

Ananas’ın Faydaları Nelerdir?

Mineral zengini olan Ananas bol vitamin ile insanlara verdiği yararları ile merak edilmektedir. Sağlık açısından çok büyük etkileri bulunur. Özellikle kalorisi düşük meyveler arasında ilk sırada kendisine yer bulur. Bir ananas meyvesinden günlük C vitamini ihtiyacınızın üçte birini alabilirsiniz. C vitamini insanlarda kalp, kanser gibi rahatsızlıklarla savaşmak için çok önemli kaynaktır.

Ananas içeriğindeki Manganez metabolizmanızı güçlendirir. Ayrıca kemik oluşumuna faydası vardır. Günlük olarak almanız gereken manganez değerinin tamamı bir ananas ile alınabilmektedir.

Yoğun bir Lif kaynağı olan Ananas bağırsaklar için de önemlidir. İnsanı tok tutar ve günlük lif ihtiyacınızın yüzde 10 gibi bir oranı karşılama özelliğine sahiptir. Bununla birlikte Tiamin, B6, Niasin, Folat gibi B vitaminlerini içerir. Enerji açısından büyük önemli olan bu vitaminler organlara oksijen taşımakla görevlidir. Hatta kırmızı kan hücrelerinin oluşumu için etkilidir. Besin değeri çok yüksektir. Bu anlamda 165 gramlık bir ananasta besin değerleri şunlardır;

·         Kalori 83

·         Protein 1 gr

·         Karbonhidrat 21,6 gr

·         Yağ 1,7 gr

·         Lif 2,3 gr

·         Manganez günlük ihtiyacın yüzde 109’u

·         B6 Vitamini % 11

·         Tiamin % 11

·         C Vitamini günlük ihtiyacın yüzde 88

·         Potasyum % 4

·         Magnezyum % 5

·         Pantotenik Asit % 7

·         FOlat % 7

·         Demir % 3

Özellikle çok geniş bir vitamin içeriğine sahip olan Ananas içindeki antioksidanlar sayesinde vücut oksidasyonunu önler. Bu durum kanserle mücadele için önemli olmaktadır. Hatta kronik hastalıklara yol açan iltihaplanmaları önlemektedir.